Afyon Avukat Özden KELEŞ

Vesayet Nedir? Kısıtlanma Halleri Nelerdir?

Vesayet Nedir?

Velayet altında olmayan küçüğün (18 yaşını doldurmayan çocuklar) veya kendilerini ve mallarını yönetemeyen, korunmaya muhtaç olan ergin kişilerin korunmasına yönelik olarak düzenlenen kuruma vesayet denir. Vesayet de velayet gibi bir yasal temsilcilik kurumunu ifade eder. Ancak, velayet ile vesayet, birbirinden farklı kavramları işaret eder.

vesayet-nedir-kisitlanma-halleri-nelerdir

Vesayeti Gerektiren Haller Nelerdir?

1-) Küçükler İçin Vesayeti Gerektiren Haller

Velayet altında olmayan her küçük, vesayet altına alınır. Görevleri sırasında, böyle bir durumun varlığını öğrenen; nüfus memurları, mahkemeler, noterler veya idari makamlar, bu durumu yetkili vesayet makamına bildirmekle yükümlüdür (TMK m. 404).

Küçük, aşağıdaki hallerde vesayet altına alınır:

  • Anne ve babanın (ikisinin de) ölümü,
  • Anne ve babanın boşanmaları ve her ikisine de velayetin verilmemesi,
  • Anne ve babadan velayet hakkının alınması,
  • Boşanan anne ve babadan, velayet hakkı kendisine bırakılan tarafın yeniden başkasıyla evlenmesi,
  • Anne ve babanın (ikisinin de) hacir altına alınması,
  • Evlilik dışında dünyaya gelen çocuğa vasi atanması,
  • Evlat edinenin velayet hakkının sona ermesidir.

2-) Kısıtlılar İçin Vesayeti Gerektiren Haller

Kısıtlanma; ergin bir kişinin, kanunda belirtilen bazı nedenlerden dolayı, mahkeme tarafından fiil ehliyetinin tamamen kaldırılması ya da sınırlandırılmasıdır. Kısıtlanma kararı verilmesinde amaç, kısıtlanma nedenleri olan bir kişinin korunmak istenmesidir. Çünkü, hakkında kısıtlanma kararı verilmesi gereken kişi, kandırılmaya ve kullanılmaya açık bir kişidir.

A-) Kısıtlanma ile Vasi Atama Aynı Mıdır?

Kısıtlanma ile vasi atama işlemleri, farklı işlemlerdir. Hakkında kısıtlanma kararı verilmeyen bir kimseye vasi atanamaz. Bu nedenle, öncelikle o kişinin kısıtlanması gerekir. Dolayısıyla, kendisine vasi atanmış bir kişi, aynı zamanda kısıtlanmış bir kişidir.

B-) Kısıtlanan Her Kişiye Vasi Atanması Zorunlu mudur?

Kısıtlanan bir kişiye vasi atanması zorunlu değildir. Hakim; vasi atamasına gerek görmüyorsa, kısıtlanan ergin çocukları, anne ve babasının velayeti altına alabilir (TMK m. 335/2).

C-) Kısıtlanma Nedenleri Nelerdir?

Kısıtlanma nedenleri, Türk Medeni Kanununda belirtilmiştir. Bu nedenler, sınırlıdır. Hakim, kanunda belirtilen haller dışında, bir kimsenin kısıtlanmasına karar veremez.

a-) İsteğe Bağlı Olmayan Kısıtlanma Nedenleri Nelerdir?

aa-) Akıl Hastalığı veya Akıl Zayıflığı (TMK m. 405)

Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı olan ergin bir kişi, aşağıdaki hallerde kısıtlanır:

  • Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı nedeniyle işlerini göremiyorsa.
  • Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı nedeniyle bakımı ve korunması için kendisine devamlı olarak yardım gerekiyorsa.
  • Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı nedeniyle başkalarının güvenliğini tehlikeye atıyorsa.

Burada dikkat edilmesi gereken şudur: Her akıl hastalığı veya akıl zayıflığı olan kişi, kısıtlanmaz. Kısıtlanması için, yukarıda belirtilen nedenlerden birinin gerçekleşmesi gerekir.

Görevleri sırasında, böyle bir durumun varlığını öğrenen; nüfus memurları, mahkemeler, noterler veya idari makamlar, bu durumu yetkili vesayet makamına bildirmekle yükümlüdür (TMK m. 405).

bb-) Alkol veya Uyuşturucu Madde Bağımlılığı, Savurganlık, Kötü Yaşam Tarzı veya Kötü Yönetim (TMK. m. 406)

Alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, savurganlık, kötü yaşam tarzı veya kötü yönetim nedeniyle; kendisini ve ailesini yoksulluk veya darlığa düşürme tehlikesine yol açan ve bu nedenle, sürekli olarak bakıma ve korunmaya muhtaç olan veya başkalarının güvenliğini tehlikeye sokan her ergin kişi, kısıtlanır. Bu nedenler gerçekleşmezse, kişi kısıtlanamaz.

Savurganlık; kişinin kendi ekonomik gücünden daha fazla ve faydasız harcamalar yapmasıdır.

Alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı; bunları yaşamının ayrılmaz bir parçası haline getirip, haddinden fazla kullanma halidir.

Kötü yaşam tarzı; toplumun duygu, düşünce ve ahlaki değerlerine aykırı bir hayat sürmektir. Serseri bir yaşam tarzını benimsemiş kişi, bu duruma örnek olarak verilebilir.

Kötü yönetim; kişinin sahip olduğu malvarlığını kötü yönetmesidir. Kişi, üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmemekte ve malvarlığını tehlikeye sokacak şekilde kötü bir yönetim sergilemektedir.

cc-) Hapis Cezasına Mahkum Olma (TMK m. 407)

1 yıl veya daha fazla süreyle, hapis cezasına mahkum olan her ergin kısıtlanır. Kısıtlama kararı verilmesi için, kişinin hakkında verilen hapis cezasının kesinleşmesi gerekir. Bu nedenle, henüz mahkeme tarafından yargılanan bir kişi kısıtlanmaz. Kişinin, kısıtlanması için 1 yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına mahkum olması yeterlidir. Başkaca bir neden araştırılmaz.

Cezayı yerine getirmekle görevli kurum, hükümlünün cezasını çekmeye başladığını, yetkili vesayet makamına bildirmekle yükümlüdür. Hapis cezasına mahkum olan ergin kişi, mahkeme kararının kesinleşmesini takiben, kendiliğinden vesayet altına girmez.

b-) İsteğe Bağlı Olan Kısıtlama Nedenleri Nelerdir?

Türk Medeni Kanunu’nun 408. maddesinde, isteğe bağlı olan kısıtlama nedenleri belirtilmiştir. Bu hallerde kişi, belirtilen nedenlerden dolayı, işlerini gerektiği gibi yönetemediğini kanıtlarsa ve bu yönde bir talebi bulunuyorsa kısıtlanabilir. İsteğe bağlı olan kısıtlama nedenleri şunlardır:

  • Yaşlılık,
  • Sakatlık,
  • Deneyimsizlik,
  • Ağır Hastalıktır.

Görüleceği üzere; yaş küçüklüğü bir kısıtlanma nedeni değildir.

D-) Kısıtlanma Kararı Nasıl Verilir?

  • Kişi; alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, savurganlık, kötü yaşam tarzı veya kötü yönetim nedenleriyle, isteğe bağlı olmaksızın veya isteğe bağlı kısıtlanmadan önce, mahkeme tarafından dinlenir (TMK m. 409).
  • Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı halinde; ancak resmi sağlık kurulu raporu sonucunda kısıtlanmaya karar verilir. Hakim, hükümden önce, kurul raporunu göz önünde bulundurarak, kısıtlanması talep edilen kişiyi dinleyebilir (TMK m. 409).

Kısıtlama kararı kesinleşince, kısıtlının yerleşim yeri ve nüfusa kayıtlı olduğu yerde ilan edilir (TMK m. 410).

E-) Kısıtlanma Kararının Sonuçları Nelerdir?

Kısıtlama kararı geçmişe etki etmez. Bu nedenle, kararın verildiği tarihten itibaren hüküm ifade eder. Kısıtlama kararı sonucunda, kısıtlanan kişinin fiil ehliyeti kaldırılır veya kısıtlanır.

Verilen kısıtlama kararının mutlaka ilan edilmesi gerekir. Aksi halde, kısıtlama kararından haberdar olmayan iyiniyetli üçüncü kişiler, bu karardan etkilenmez ve kendi lehlerine haklar kazanabilir. Ancak, akıl hastalığı veya akıl zayıflığı nedenlerine dayanılarak verilen kısıtlama kararı ilan edilmese bile; kısıtlı ile iyiniyetli üçüncü kişinin yaptığı işlemler, hukuki sonuç doğurmaz. Çünkü, bu kişiler kısıtlama kararı verilmeden önce zaten tam ehliyetsizdir. Bu nedenle, bu kişiler tek başına hiçbir hukuki işlem gerçekleştiremez.

F) Kısıtlılık Hangi Hallerde Kaldırılır?

  • Küçük hakkında verilen vesayet kararı, küçüğün ergin olmasıyla kendiliğinden sona erer (TMK m. 470).
  • Hapis cezası nedeniyle kısıtlanan kişi üzerindeki vesayet, hapis durumunun sona ermesi ile kendiliğinden ortadan kalkar (TMK m. 471).
  • Diğer kısıtlama hallerinde kısıtlama kararı, yetkili vesayet makamının kararıyla kaldırılır. Bu kararın verilebilmesi için, vesayeti gerektiren sebebin kalkması gerekmektedir. Kısıtlanan kişi ve diğer ilgililer, vesayetin kaldırılmasını talep edebilirler (TMK m. 473).
  • Kısıtlama kararı ilan edilmişse, kaldırılması da ilan edilir. Ancak, kararın kaldırıldığı ilan edilmese dahi, kişi fiil ehliyetini kazanır (TMK m. 473).
  • Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı nedenlerine dayanılarak verilen kısıtlama kararı; ancak kısıtlama nedeninin ortadan kalktığının resmi sağlık kurulunun raporu ile belirlenmesi halinde kaldırılabilir.
  • Alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, savurganlık, kötü yaşam tarzı veya kötü yönetim nedenleriyle kısıtlanan bir kişi, vesayetin kaldırılmasını; ancak, en az 1 yıldan beri, vesayet altına alınmasına neden olan sebepten dolayı hakkında herhangi bir şikayet bulunmuyorsa isteyebilir (TMK m. 475).
  • Kendi talebiyle kısıtlanan bir kişinin üzerindeki vesayetin kaldırılması; kısıtlamaya neden olan sebebin ortadan kalkması halinde mümkündür.

Siz de vesayet ve kısıtlanma konularında bir hukuki problem yaşıyorsanız; Afyon Avukat Özden KELEŞ ile iletişime geçebilirsiniz.

vesayet-nedir-kisitlanma-halleri-nelerdir

Benzer Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bize Yazın

+90 506 490 42 94

Bizi 7/24 Arayabilirsiniz