Afyon Avukat Özden KELEŞ

Soybağının Kurulması

1-) Soybağı Nedir?

Türk Medeni Kanunu’nun aradığı anlamda soybağı, çocuklar ile anne ve baba arasındaki bağlantı anlamına gelir. Soybağı, kuruluşuna göre; doğal soybağı ve yapay soybağı olmak üzere ikiye ayrılır. Doğal soybağı, doğumla oluşan soybağını ifade eder. Yapay soybağı ise, mahkeme kararı ile meydana gelen soybağını ifade eder. Evlatlık ilişkisinin kurulması, yapay soybağına örnektir. Bu yazımızda, soybağının kurulması konusu anlatılacaktır. Evlat edinme konusu ise, ayrı bir yazımızda işlenecektir.

soybaginin-kurulmasi

2-) Soybağının Kurulması

Soybağının, anne ile kurulması ile baba ile kurulmasını sağlayan hukuki yollar birbirinden farklıdır. Peki, bu hukuki yollar nelerdir?

A-) Anne ile Çocuk Arasında Soybağının Kurulması

Çocuk ile anne arasında soybağı, doğumla kurulur (TMK. m. 282/1). Anne ile çocuk arasında soybağının kurulması konusunda, çocuğun evlilik içinde veya evlilik dışında doğması açısından fark yoktur. Çocuğun doğumu ile birlikte, anne ile arasında soybağı başka bir işleme gerek olmaksızın kurulur.

B-) Baba ile Çocuk Arasında Soybağının Kurulması

Çocuk ile baba arasında soybağı, çeşitli şekillerde kurulabilir. Bunlar; anne ile evlilik, tanıma, hakim kararı ve evlat edinmedir (TMK m. 282/2,3).

a-) Çocuğun Evlilik İçerisinde Doğması veya Evlilik İçerisinde Anne Rahmine Düşmesi

aa-) Babalık Karinesi

Çocuk, evlilik birliği devam ederken doğarsa veya evlilik birliği içerisinde annenin rahmine düşerse; baba ile çocuk arasında, evlilik yoluyla soybağının kurulması gerçekleşir. Çocuk evlilik birliği içerisinde doğmasa dahi, evlenmeden itibaren en az 180 gün geçtikten sonra ve evliliğin sona ermesinden itibaren en fazla 300 gün içinde doğan çocuk, evlilik içerisinde annenin rahmine düşmüş kabul edilir (TMK. m. 287/2).

Bu nedenle, evlilik sürerken veya evliliğin sona ermesinden itibaren 300 gün içinde doğan çocuğun babası, koca olarak kabul edilir. Buna ise babalık karinesi adı verilir. 300 günlük süre geçtikten sonra doğan çocuk ile baba arasında soybağının kurulması için, annenin evlilik devam ederken hamile kaldığını ispatlanması gerekir (TMK m. 285/2).

Çocuk, evliliğin sona ermesinden itibaren 300 gün içinde doğarsa ve anne bu sürede başkasıyla evlenirse ne olur? Bu durumda ikinci koca, baba olarak kabul edilir; ancak bu karinenin aksi ispatlanırsa ilk koca, baba sayılır.

bb-) Soybağının Reddi Davası

Soybağının Reddi Davası Nedir? 

Koca veya çocuk, babalık karinesi yoluyla soybağının kurulması durumunun aksini ispatlayabilir. Çünkü, babalık karinesi adi bir karinedir, aksinin ispatı mümkündür. Bu durum kanunda, soybağının reddi olarak ifade edilmiştir (TMK m. 286).

Soybağının Reddi Davasını Kimler Açabilir?

Soybağının reddini gerçekleştirmek için, soybağının reddi davası açmak gerekir. Bu davayı açma hakkı, koca ve çocuğa aittir. Eğer, çocuk ergin değilse kendisine kayyım tayin edilir (TMK m. 291/2). Davayı koca açıyorsa, davalılar anne ve çocuk olur. Ancak, davayı çocuk açıyorsa, davalılar anne ve baba olur.

Soybağının Reddi Davasında İspat Külfeti Kimdedir?

Soybağının reddi davasında, davacı koca veya çocuk, kocanın baba olmadığını ispatlamalıdır. Çocuk evlilik birliği içerisinde anne rahmine düşmüşse, davacı, kocanın baba olmadığını ispat etmelidir. Koca, çocuğun kendisinden olmadığını, anne ile aralarında cinsel ilişki yaşanmadığını kanıtlayarak soybağını reddedebilir.  Örneğin; koca, o sırada yurt dışında olduğunu veya kısır olduğu için eşinin hamile kalmasının mümkün olmadığını kanıtlayabilir.

Çocuk evlenmeden önce veya ayrı yaşama esnasında annenin rahmine düşmüşse; kocanın veya çocuğun başkaca bir kanıt sunmasına gerek kalmaz. Koca veya çocuk, kocanın baba olmadığını ispat etmiş olur. Ancak, annenin hamile kaldığı dönemde kocanın, anne ile cinsel ilişki yaşadığı konusunda inandırıcı deliller varsa; kocanın, baba olduğu karinesi devam eder. Çünkü, anne, evlenmeden önce de kocayla cinsel ilişki yaşamış olabilir. Bu durumda koca, anne ile cinsel ilişki yaşamış olmasına rağmen, çocuğun babası olmadığını kanıtlamalıdır.

Soybağının Reddi Davası Hangi Sürede Açılmalıdır?
  • Koca, soybağının reddi davasını, doğumu ve baba olmadığını veya annenin, hamile kaldığı sırada başka bir erkekle cinsel ilişki yaşadığını öğrendiği tarihten itibaren 1 yıl içerisinde açmak zorundadır (TMK m. 289). Bu süre hak düşürücüdür. Bu nedenle, 1 yıllık süre geçtikten sonra, soybağının reddi davası açılamaz.
  • Çocuk ise, davayı, ergin olmasından itibaren 1 yıl içerisinde açmalıdır (TMK m. 289/2). Bu süre hak düşürücüdür. Bu nedenle, 1 yıllık süre geçtikten sonra, soybağının reddi davası açılamaz.
  • Ergin olmayan çocuğa tayin edilecek kayyım, atama kararının kendisine tebliğinden itibaren 1 yıl ve her halde doğumdan itibaren 5 yıl içerisinde soybağının reddi davası açabilir.
Koca Ölürse Soybağının Reddi Davasını Kimler Açabilir?

Soybağının reddi davası açma süresinin dolmasından önce; kocanın ölmesi, gaipliğine karar verilmesi ya da sürekli olarak ayırt etme gücünü yitirmesi hallerinde, kocanın altsoyu, annesi, babası veya çocuğun babası olduğunu iddia eden kişi, doğumu ve kocanın ölümünü, sürekli olarak ayırt etme gücünü yitirdiğini veya hakkında gaiplik kararı alındığını öğrenmelerinden başlayarak 1 yıl içerisinde soybağının reddi davası açabilir (TMK m. 291/1).

b-) Evlilik Dışında Dünyaya Gelen Çocuğun Anne ve Babasının Sonradan Evlenmesi

Evlilik dışında dünyaya gelen çocuk, anne ve babasının sonradan, birbirleriyle evlenmesi halinde, evlilik içinde doğan çocuk olarak kabul edilir (TMK. m. 292). Anne ve baba, evlilik dışında doğmuş müşterek çocuklarını, evlenme anında veya evlenmeden sonra nüfus memuruna bildirmek zorundadır. Ancak bu bildirim yapılmasa dahi, çocuk evlilik içerisinde doğan çocuk olarak  kabul edilir (TMK m. 293/2).

Anne ve babanın sonradan evlenmesi yoluyla soybağının kurulmasına, anne ve babanın yasal mirasçıları, çocuk ve Cumhuriyet savcısı itiraz etme hakkına sahiptir. İtiraz eden bu kişiler, kocanın, baba olmadığını ispat etmekle mükelleftir. Çocuk ölmüş veya ayırt etme gücünü kaybetmişse, çocuğun altsoyu da itiraz etme hakkına sahiptir (TMK m, 294/1,2).

c-) Tanıma ile Soybağının Kurulması

aa-) Tanıma Nedir?

Tanıma, evlilik dışında doğan bir çocuğun, baba tarafından kendisinden olduğunu belirleyen, tek taraflı bir hukuki işlemdir. Tanımanın geçerli olması için, karşı tarafın kabulüne gerek yoktur.  Tanıma, kişiye sıkı sıkıya bağlı bir haktır. Bu nedenle, tanıma işlemi, bizzat tanımayı gerçekleştirecek kişi tarafından yerine getirilmelidir. Tanıma beyanında bulunacak kişi, küçük ya da kısıtlı ise, veli veya vasisinin de izni gerekir. (TMK m. 295/2)

bb-) Tanımanın Şartları Nelerdir?

  1. Tanıma hakkı, sadece evlilik dışı doğan çocuğun biyolojik babasına aittir (TMK. m. 295).
  2. Başka bir erkekle soybağı olan bir çocuk, bu bağ sona ermedikçe tanınamaz (TMK m. 295/3). Evlilik içinde doğan bir çocuk ile koca arasında zaten soybağı kurulmuştur. Bu nedenle, evlilik içinde doğan bir çocuğun tanınması; ancak soybağının koca tarafından reddedilmesi halinde mümkündür.
  3. Tanıma, babanın nüfus memuruna veya mahkemeye yapacağı yazılı başvuruyla, resmi senetle ya da vasiyetnamesinde yer vereceği beyanla gerçekleştirilir (TMK m. 295).   Bu sayılanlar dışında bir yolla tanıma gerçekleştirilemez.

cc-) Tanımanın İptali Davası

Tanımanın İptali Davası Nedir?

Tanıma beyanında bulunan kişi, bu beyanı yanılma, aldatma veya korkutma sebebiyle yapmışsa, tanımanın iptalini talep edebilir (TMK m. 297/1).

Tanımanın İptali Davasını Kimler Açabilir?

Tanımanın iptali davası, baba tarafından, anne ve çocuğa karşı açılır (TMK m. 297/2). Kanun, bazı durumlarda tanımayı gerçekleştiren baba dışında diğer kişilerin de iptal davası açabileceğini belirtmiştir. Bu kişiler şunlardır:

  • Anne,
  • Çocuk,
  • Çocuğun ölümü halinde altsoyu,
  • Cumhuriyet savcısı,
  • Hazine ve diğer ilgili kişilerdir (TMK, m. 298/1).

Bu kişiler tanımanın iptali davasını, tanımayı gerçekleştiren kişiye, bu kişi ölmüşse mirasçılarına karşı açar.

Tanımanın İptali Davasında İspat Külfeti Kimdedir?

Davayı açan kişi, tanıyanın baba olmadığını ispat etmek zorundadır (TMK m. 299). Dava, anne veya çocuk tarafından, tanıyan babaya karşı açılırsa; tanıyan, annenin hamile kaldığı dönemde onunla cinsel ilişkiye girdiğini inandırıcı delillerle ispat etmelidir (TMK m. 299/2). Tanıyan, üzerine düşen ispat külfetini yerine getirirse, ispat yükü tersine döner. Bu halde, anne veya çocuk, ortaya koyulan bu delillere rağmen tanıyanın baba olmadığını ispat etmekle mükellef olur (TMK m. 299/2).

Tanımanın İptali Davası Hangi Sürede Açılmalıdır?
  • Tanıyanın dava açma hakkı, iptal nedeninin öğrenildiği ya da korkunun etkisinin sona erdiği tarihten başlayarak 1 yıl ve her durumda tanıma tarihinden itibaren 5 yıl geçmekle sona erer (TMK m. 300/1).
  • Diğer ilgililerin dava hakkı da aynı süreye tabidir. Ancak süre, davacının tanımayı ve tanıyan kişinin, çocuğun babası olmadığını öğrendiği tarihten itibaren işlemeye başlar (TMK m. 300/2).
  • Çocuğun dava açma süresi, ergin olmasından itibaren 1 yıldır (TMK m. 300/3).
  • Belirtilen bu süreler geçmesine rağmen haklı bir neden varsa, bu nedenin ortadan kalkmasından itibaren 1 ay içinde de dava açılabilir (TMK m. 300/4).

soybaginin-kurulmasi

d-) Babalık Davası

Babalık Davası Nedir?

Anne ile sonradan evlilik yapma ya da tanıma yoluyla soybağı kurulmamışsa, mahkeme kararıyla, çocuk ile baba arasında soybağının kurulması talep edilebilir. Bu taleple açılan davaya, babalık davası denilir.

Babalık Davasını Kimler Açabilir?

Babalık davasını, anne veya çocuk açabilir (TMK m. 301). Babalık davasının babaya, baba ölmüşse mirasçılarına karşı açılması gerekir (TMK m. 301/2). Babalık davasını, anne ve çocuk ayrı ayrı veya birlikte açabilir.

Babalık Davasında İspat Yükü Kimdedir?

Davalı babanın, çocuğun doğumu tarihinden önceki 300. gün ile 180. gün arasında anne ile cinsel ilişkiye girmesi, babalığa karine teşkil eder (TMK m. 302/1). Bu süre içerisinde olmasa bile hamile kalma döneminde davalı babanın, anne ile cinsel ilişkiye girdiği tespit edilirse aynı karine geçerli olur (TMK m. 302/2). Bu karinenin önemli bir işlevi vardır. Davacının, belirtilen süre içerisinde, anne ile davalı babanın cinsel ilişkiye girdiğini ispat etmesi, davalının babalığını kanıtlamak için yeterlidir. Bu nedenle, bu karineye dayanan davacının, ayrıca çocuğun bu cinsel ilişki sonucunda dünyaya geldiğini kanıtlanmasına gerek kalmaz.

Davalı baba, çocuğun babası olmasının mümkün olmadığını ya da başka bir kişinin baba olma ihtimalinin, kendisinden daha fazla olduğunu kanıtlayarak, bu karineyi çürütebilir (TMK m. 302/son). Günümüzde, kan testi (DNA testi) yoluyla, babalık tespitinde kesine yakın sonuçlar elde edilmektedir. Yargıtay, bu konudaki yerleşik içtihatlarında; babalık davalarında kan testinin yapılmasının şart olduğunu,  yapılan test sonucunda çocuğun, davalı babadan olmadığı tespit edilirse, başka bir delile gerek olmadığına karar vermektedir.

Babalık Davası Hangi Sürede Açılabilir?

Babalık davası, çocuğun doğumundan önce veya sonra açılabilir. Annenin dava hakkı, çocuğun doğumundan itibaren 1 yıldır (TMK m. 303/1). Çocukla, bir başka erkek arasında soybağı varsa 1 yıllık süre,  soybağı ilişkisinin sona erdiği tarihten itibaren işlemeye başlar (TMK m. 303/3). 1 yıllık süreyi kaçırma konusunda haklı bir neden olabilir. Bu hallerde, bu nedenin ortadan kalktığı tarihten itibaren 1 ay içinde de dava açılabilir. (TMK m. 303/4)

Babalık Davası ile Birlikte Neler Talep Edebilir?

Anne, babalık davası ile birlikte veya ayrı ayrı bazı taleplerde bulunabilir. Anne, bu talebini baba veya baba ölmüşse onun mirasçılarına karşı ileri sürebilir. Bunlar:

  • Doğum giderleri,
  • Doğumdan önceki ve sonraki 6 haftalık geçim giderleri,
  • Hamilelik ve doğumun gerektirdiği diğer giderlerdir.

Siz de anlatılan konularda bir hukuki problem yaşıyorsanız; Afyon Avukat Özden KELEŞ ile iletişime geçebilirsiniz.

 

 

Benzer Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bize Yazın

+90 506 490 42 94

Bizi 7/24 Arayabilirsiniz